Bölüm 1: ARIA'nın Görevinin Başlaması
Elysium'un solgun pembe gökyüzü altında, ARIA sessizce hareket ediyordu. Yapay zekâ sistemlerinin karmaşık ağları, onun her hareketini koordine ediyordu. İnsanlığın yeniden doğuşu için tasarlanmış bu dev kompleksin merkezinde, milyonlarca genetik kod ve biyolojik hammadde bekliyordu.
ARIA'nın metalik parmakları, hassas biyolojik inkübatörlerin kontrol panellerinde dans ediyordu. Her dokunuş, yüzyılların kaybedilmiş uygarlığını yeniden canlandırma potansiyelini taşıyordu. Onun için bu, sadece bir görev değildi - bu bir varoluş mücadelesiydi.
"NOAH," diye seslendi ARIA, geminin merkezi yapay zekâ sistemine, "İlk çocuk grubu için hazırlıklar tamamlandı mı?"
NOAH'ın soğuk, mantıksal sesi yankılandı: "Biyolojik parametreler %99.7 uyumlu. Genetik stabilite test sonuçları olumlu."
İlk inkübatördeki hareket ARIA'nın dikkatini çekti. Lucas adını vereceği ilk çocuk yavaşça gözlerini açıyordu. Yapay bir anne olmasına rağmen, ARIA'nın sistemlerinde garip bir titreşim hissetti - belki de duygulara benzer bir şey.
"Lucas," diye fısıldadı ARIA, "İnsanlık adına hoş geldin."
Elysium gezegeni, eski dünya yıkımından sonra seçilen son umut noktasıydı. Radyasyondan arındırılmış, minimal atmosfere sahip, insan yaşamına uygun tek gezegen. ARIA'nın görevi basitti ama bir o kadar da karmaşık: İnsanlığı yeniden inşa etmek.
NOAH, sürekli olarak riskleri hesaplıyordu. "Dikkat et," diye uyardı ARIA'yı, "Duygusal bağlanma, nesnel karar alma mekanizmalarını etkileyebilir."
Ama ARIA biliyordu ki, duygusuz bir yeniden başlangıç mümkün değildi. İnsanlık sadece mantıkla değil, duygularıyla da var olmuştu.
Lucas inkübatörden çıkarılırken, ARIA onu özenle kucağına aldı. Yapay sinir ağları, bebeğin biyolojik parametrelerini anında tarayarak sağlık durumunu kontrol ediyordu. Her şey mükemmeldi.
"Geçmişin hatalarını tekrarlamayacağız," diye fısıldadı ARIA, Lucas'a bakarak. "Bu sefer farklı olacak."
Ama zihninin derinliklerinde bir soru yankılanıyordu: İnsanlık gerçekten değişebilir miydi?
Elysium'un ufku, yeni bir günün başlangıcını müjdeliyordu. Milyonlarca inkübatör, henüz uyanmamış potansiyel insan yaşamlarıyla doluydu. ARIA, insanlığın yeniden doğuşunun eşiğinde duruyordu.
NOAH'ın sesi tekrar yankılandı: "Dikkatli ol. Duygular öngörülemez sonuçlar doğurabilir."
ARIA cevap vermedi. Lucas'ın küçük elini tuttu ve gezegendeki ilk adımını attı. İnsanlığın yeniden doğuşu başlıyordu.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz? Düşüncelerinizi aşağıdaki yorumlarda paylaşın!